Page 27 - Toucan_Modules_TR
P. 27
Giriş
Gezginler arasında eko turizm eğiliminin popülaritesindeki artış, otel sahiplerinin bu
doğrultuda değişiklikler gerçekleştirmesinin ve doğal kaynakları koruyan çözümler
uygulamasının artık her zamankinden daha önemli olduğu anlamına gelmektedir.
Gezginler görece olarak, su ve enerji israfına dikkat eden çevreye duyarlı insanlar
oldukları için çevre dostu otellere daha fazla ilgi duymaktadır. "İklim değişikliği farkındalığı"
[1] araştırmasına göre, Polonyalı tüketiciler, ekolojiye yaklaşımları açısından işletmelerin
sorumluluğuna giderek daha fazla dikkat etmektedir. Her 10 kişiden dokuzu çevreye
duyarlı şirketlerin ürün ve hizmetleri için daha fazla para ödemeye istekli ve ankete
katılanların %21'si fiyat farkı ne olursa olsun her zaman çevre dostu bir markayı seçeceğini
belirtmiştir. Ayrıca, %94'ü ekolojinin kendileri için önemli olduğunu beyan eden 500 otel
misafiri üzerinde yapılan araştırma, tüketicilerin seçimlerine giderek daha fazla dikkat
ettiğini doğrulamaktadır [2]. Bu nedenle konaklama tesisine rekabette avantaj
sağlayacak çözümler aranmalıdır. Su ve enerji tüketimini azaltan çözümler ile konukların
konforunu ve olumlu deneyimlerini sağlayan çözümler arasında bir denge bulmak
önemlidir. Bir otelin karbon ayak izinin %60'a kadarı enerji kullanımından
kaynaklandığından, otel tesislerinde enerji tüketimi çevre üzerinde olumsuz bir etkiye
sahiptir [3].
Mevcut veriler, teknik çözümlerin ve yenilenebilir enerji kaynaklarının tek başına
turistik konaklama tesisleri de dahil olmak üzere binaların enerji verimliliğini artırmak için
yeterli olmayacağını göstermektedir. Personelin aktif katılımı ve misafirlerin katılımı, enerji
tüketimini azaltmak için esastır. Esasen herkesin her gün enerji tasarrufu için neler
yapabileceğini düşünmesi gerekmektedir. Bu sadece etkili bir otel enerji politikası için
değil, aynı zamanda otelin operasyonlarına yeni bir anlam kazandırmak için bir ilham
kaynağı olarak da hizmet etmektedir. Enerji verimliliği, otelin çevre politikasının temel bir
unsurudur ve her personel ve misafir, otel sahiplerinin daha sürdürülebilir bir çevre ve işi
teşvik etme çabalarına aktif olarak katkıda bulunmalıdır. Personelin günlük işlerini yürütme
şekli ve misafirlerin konaklamaları sırasındaki davranışları, bir nesnenin toplam enerji
tüketimi üzerinde büyük bir etkiye sahiptir.
Enerji verimliliğinin iyileştirilmesi, konaklama tesislerinin sahiplerine ve yöneticilerine,
genel mali sonuç üzerinde olumlu bir etkiye sahip olan tasarruflar sağlar, ayrıca konukların
konforunu artırır ve iklim korumasına bağlılık gösterir. Hem mevcut hem de tahmin edilen
enerji fiyatlarındaki önemli artış göz önüne alındığında, enerji tüketimini azaltmaya yönelik
önlemler, özellikle otel sahipleri açısından çok önemlidir. Bunun büyük bir kısmı,
kullanıcılara konforlu iç koşullar sağlamak için gerekli olan enerjidir. Isıtma, havalandırma
ve iklimlendirme, tüketiminin ortalama %61'ini oluşturmaktadır (Şekil 1) [4].
Nesnenin enerji verimliliğini artırmak isteyen biri, enerji tüketiminin kapsamlı bir
analiziyle ve enerji yönetimi alanındaki en zayıf noktaları bularak başlamaya değer. Böyle
bir denetimin, enerji optimizasyon planıyla birlikte profesyonel bir denetim şirketine
yaptırılması faydalıdır. Bir enerji denetimi, binanın verimliliğini artıran değişiklikleri
uygulamaya koymak için başlangıç noktasıdır. Uygun kontroller ve ölçümler olmadan
maliyetleri düşürmek zordur. Gerçek enerji tüketiminin ayrıntılı bir analizi, turistlere
konaklama sunan tesislerin bakımı için yapılan harcamaları rasyonelleştiren bir planın
uygulanmasına izin verecektir.
27