Giriş
“BM tarafından 2017’nin Uluslararası Kalkınma için Sürdürülebilir Turizm Yılı ilan edilmesi, turizm sektörünün sürdürülebilirliğin üç ayağına (ekonomik, sosyal ve çevresel) katkısını ilerletmek ve aynı zamanda genellikle gereğinden az değer verilen bir sektör turizmin gerçek boyutları hakkında farkındalık yaratmak için eşsiz bir fırsattır.”
— UNWTO Genel Sekreteri Taleb Rifai, Aralık, 2015. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (SDG’ler), 169 ilişkili hedef ve “insan- merkezli, dönüştürücü, evrensel ve bütünleşik”, Binyıl Kalkınma Hedefleri’ne (MDG’ler) dayanmaktadır. SKH’lerin amacı, yoksulluğu ve açlığı sona erdirmek, sağlık ve eğitimi iyileştirmek, şehirleri daha sürdürülebilir hale getirmek, iklim değişikliğiyle mücadele etmek, dünyayı ve okyanusları çevresel bozulmadan korumak ve müreffeh, barışçıl, adil ve kapsayıcı toplumları teşvik etmektir.
Üç SDG’de (#8, #12, #14) özel olarak bahsedilen turizm, tüm hedeflere doğrudan veya dolaylı olarak diğer tüm işletmelerden daha fazla şekilde katkıda bulunma konusunda etkin bir potansiyele sahiptir. Ülkeler, özellikle dünyanın En Az Gelişmiş Ülkeleri için GSYİH’de turizmin payı yüksek ülkelerden biridir, bir ülkenin her köşesine ulaşabilir (sadece maden çıkarma endüstrileri gibi odaklanmış alanlarda değil) ve bir ülke halkına birçok düzeyde büyük faydalar sağlayabilir. Çevrelerin, türlerin ve kültürel mirasın korunması, farklı kültürlerin ve toplumların içsel değerlerinin takdir edilmesi ve anlaşılması, turizmin doğru şekilde yönetildiğinde yaratabileceği olumlu etkilerden sadece birkaçıdır. Bununla birlikte, son yıllarda turizm endüstrisi, doğal kaynakların ve enerji tüketiminin yanı sıra karbon emisyonlarında ve diğer atık türlerinin bertarafında önemli artışlar görmüştür. Turizm endüstrisinin son derece karmaşık bir girdi-çıktı ilişkisine sahip olması ve tedarik zincirinde çok sayıda ara girdi sektörü içermesi nedeniyle, bazı akademisyenler, tedarik zincirinden kaynaklanan dolaylı emisyonlar da dahil olmak üzere küresel karbon emisyonlarının doğrudan olandan dört kat daha yüksek olduğunu bulmuşlardır.
Farklı turizm sektörleri için, ikram hizmetlerinin ihtiyaç duyduğu gıda ve tütün dahil olmak üzere turizm otellerinin ara girdisi, konaklama hizmetlerinin sağlanması için ihtiyaç duyulan tekstil ve mobilya gibi çok çeşitli ilgili girdiler vardır. Bu nedenle, küresel iklim değişikliği zemininde karbon emisyonlarının azaltılması için net bir yol sağlamak için turizmin sürdürülebilirliğini değerlendirmek esastır.